Dünya’nın sefasını sürmeli çocuklar...O zaman çektikleri cefa niye?
- Oytun Çölok
- 18 Şub 2024
- 1 dakikada okunur
Büyüdükçe mi insan hırslarının kurbanı oluyor acaba? Çocuk saflığı nereye gidiyor içindeki... Sadece kavga, güç, para, kuvvet ve mutlak güç... Bunlar mı oluşturuyor büyüklerin hayallerini? Nerede kaldı bu büyüklerin çocukluk düşleri...
Her çocuk mutlu muydu acaba ülkesinde? Hepsinin hayalleri pembe miydi? Hepsi yarın ne oynayacağını mı düşünüyordu? Yoksa...
Yoksa;
Acaba yarın ne yiyeceğiz?
Acaba babam eve dönecek mi?
Acaba annem iyileşecek mi?
Acaba yarın bir evimiz kalacak mı?
Bunlar mıydı kafalarının içindeki?

İşte büyükler hayal kurmayı bıraktığından beri bazı çocukların da değişti hayalleri... “Değişti” ne kelime, hayalleri bile kalmadı onların. Hayal yerine, endişe kapladı küçük yürüklerini.
Kocaman bir korku ifadesi kapladı yüzlerini. Gülmek yerine ağlamak oldu alışkanlıkları. Ne evleri kaldı, ne okulları... Hatta ne de vatanları..
İşte bu çocuklardan birkaçı fotoğraftaki. Mülteci kamplarının birinde belki. Arada sırada gülse de küçük erkek çocuğu, her şeye rağmen yürek yakıyor bu fotoğraftaki hikâyesi... Hiçbir şeyi kalmayan bir çocuk, hayattaki en değerli şeyi için asıyor suratını. Belki de ağlamamak için sıkıyor dişlerini. Kardeşi için belki... Belki başka bir şey. Kim bilir?
Sonuç?
Sonuç ise karşınızda, ne yazık ki...
Canım mı yanıyor acaba?
Acıyor mu yüreğim bu felaketin içinde...
Hayatım ne ellerimde,
Ne de ellerim kavuşuyor bedenime.
Tutunduğum tek şey aklım,
O da terk ediyor beni sinsice...
Nerede o eski hayallerim,
Nerede umutlarım, duygularım...
Taşa dönmmüş bir yaratık misali,
Aldığım her nefese küfrediyor içim.
Ya al artakalanları benden de,
Ya da bırak ben alayım kendi ellerimle...
Heyhat!
Hayatım nerede, ben nerede?
Comentarios